14 Nisan 2009 Salı

Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu'ya Açık Mektup


M.NİHAT MALKOÇ

Değerli Belediye Başkanım Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu Bey;

Öncelikle Trabzon Belediye Başkanlığına seçilmenizden dolayı sizleri kutluyor, bu seçimin Trabzon’umuza hayırlı olmasını Allah’tan diliyorum. Yorucu bir propaganda dönemi geride kaldı; fakat asıl iş şimdi başladı. Yani dinlenmeye zaman yok; şimdi hizmet zamanı…

Değerli Belediye Başkanım Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu Bey;

Trabzon’un ne kadar önemli bir şehir olduğunu söylemeye gerek yok; bunu siz benden daha iyi bilirsiniz. Trabzon bir tarih, kültür ve sanat şehridir. Osmanlı’nın gözbebeği olan Trabzon, Cumhuriyet Türkiye’sinin de can damarıdır. Fatih’in fethettiği Trabzon, tabir caizse ikinci İstanbul’dur. Bu şehirde Yavuz Sultan Selim uzun yıllar valilik yapmış, onun sevgili oğlu, yükselme döneminde Osmanlı tahtında 46 yıl boyunca oturan Kanunî Sultan Süleyman bu güzel şehirde dünyaya açmış gözlerini… Trabzon bir kültür sanat şehridir aynı zamanda. Nice şairler ve yazarlar ilhamını bu tarihî şehirden almıştır. İbrahim Cudi, Hamamizade İhsan Bey, Peyami Safa, Sabahattin Ali, Hasan İzzettin Dinamo, Bedri Rahmi ve Sabahattin Eyüboğlu kardeşler bu şehrin kimliğiyle büyüyüp eser verdiler. Günümüz şair ve yazarlarından Nazan Bekiroğlu, Nihat Genç, Yaşar Miraç, Yaşar Bedri Özdemir, Sunay Akın da Trabzon kimliğini şerefle taşımaktadırlar. Bunların sayısını çok daha artırabiliriz.

Karadeniz’in gözbebeği güzel Trabzon, sizden her alanda çok büyük hizmetler bekliyor. Fakat benim sizden istediklerim kültür, sanat ve edebiyata dair şeyler olacaktır. Öyle masraflı şeyler de değil isteyeceklerim. Bunları yapmak için para değil, öncelikle millî ve manevî değerlere saygı ve sevgi gerekiyor. İsteklerimi maddeler halinde sıralamak istiyorum:

1. Trabzon’da bundan sonra yabancı isimle işyeri açmak isteyenlere belediyemiz ruhsat vermesin. Zira böyle giderse güzel Türkçemizin esamisi okunmayacak yakında...

2. Görkemli bir anıt yapılarak Trabzon’un gelmiş geçmiş kültür, sanat ve edebiyat simalarının isimleri bu anıta yazılsın. Bu anlamda önceki belediyelerce oluşturulan Meydan Parkı’nın üstündeki basit tabela orada adı yazılan büyük isimlerin gölgesinde eziliyor. Hem o tabeladaki isimlere yenilerinin ilave edilmesi de gerekiyor; zira hayat devam ediyor.

3. Eskiden etkin olan Belediye Kültür Araştırma Kurulu en kısa zamanda tekrar oluşturulmalıdır. Fakat laf olsun diye değil, iş yapsın diye. Onun için de bu kurula kültür, sanat ve edebiyat alanlarında ehliyetli ve gayretli insanların seçilmesi gerekir.

4. Trabzon’da her yıl şairler şöleni düzenlenmesini istiyoruz. Bu şölen zamanla geleneksel yapıya kavuşacaktır. Söz konusu şölene, düşüncesine bakılmaksızın yerel ve genel alanda bir noktaya gelmiş şairler davet edilmelidir. Bunu yapan şehirlerin sayısı az değildir.

5. Trabzon’daki cadde ve sokaklara kültür, sanat ve edebiyat sahasında önemli çalışmalar yapmış kişilerin adları verilmelidir. Mesela bir şair ve yazar bu kentte yaşamaya devam ediyorsa oturduğu caddeye veya sokağa adı verilebilir. Bunlar yapılırken ille de dünyadan göçmüş kişilerin seçilme zorunluluğu yoktur. Yaşarken onure edilmeli insanlar…

6. Belediye Kültür Yayınları, eserlerini basma imkânı olmayan şair ve yazarların eserlerinin basılmasına katkıda bulunmalıdır. Özellikle Trabzon’la ilgili kitaplar basılıp halka ücretsiz dağıtılmalıdır. Bunu belediye bütçesinden yapmaya da gerek yoktur. Trabzon’un hayırsever zenginleri bu yükü sırtlayabilir. Keza eski başkanlardan Asım Akyan bunu başarıyla yapmış, belediye bütçesine dokunmadan birçok kitap yayınlayarak halka sunmuştu.

7. İlköğretim ve lise öğrencilerine yönelik şiir ve kompozisyon yarışmaları düzenlenmelidir. Bu yarışmalar serbest kategoride halka da açılmalıdır. Yani sadece öğrenciler değil, şehirde eli kalem tutan, fakat teşvik edilmediği için körelen kalem erbapları da bu gibi yarışmalarla yazmaya yönlendirilmelidir. Dereceye girenlere ciddi ödüler verilmelidir. Böylece Trabzon nahoş hadiselerle değil, kalem sahipleriyle anılmalıdır.

8. Belediyeye ait “Trabzon Evi” şair ve yazarların beyin fırtınası sahasına dönüştürülmelidir. Burada sohbetler yapılmalıdır, sanat ve edebiyat konuşulmalıdır.

9. Sık sık Trabzon’la ilgili forum ve paneller yapılmalıdır. Bu konuda KTÜ’yle işbirliğine gidilmelidir. Sivil toplum kuruluşlarının potansiyellerinden de yararlanılmalıdır.

10. Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezi bir an evvel bitirilerek halkın istifadesine sunulmalıdır. Burada geçmişten bugüne kadar gelmiş geçmiş şair ve yazarları tanıtan devasa görsel panolar oluşturulmalıdır. Buraya gelen şair veya yazar kendisinden bahseden bu panoyu görüp moral bulmalıdır; böylece yazma şevki artırılmalıdır. Halk da değerlerini böylece tanımalıdır. Kalem erbabıyla okuyucular arasında kuvvetli köprüler kurulmalıdır.

12. Belediye öncülüğünde her yıl kitap fuarları düzenlenmelidir. Özellikle ramazan ayında kitap fuarının düzenlenmesi şehrin havasını çok daha güzelleştirecektir. Bu fuara ülkemizin tanınmış yazarlarının getirilip okuyucuyla buluşturulması çok faydalı olacaktır.

13. Kızlar Manastırı’nın kısa zamanda restore edilerek Kültür Sanat Merkezi haline getirilmesi gerekir. Fakat önceki belediye yönetiminin düşündüğü gibi Çağdaş Sanatlar Merkezi değil. Burası Trabzon Halk Sanatları Merkezi olmalıdır. Burada folklorik değerlerimiz yaşatılmalıdır. Kemençe gibi geleneksel çalgı aletleri öğretilmelidir. Hatta burada kemençe yapımı, ağaç işlemeciliği, dokumacılık, hasır bilezik yapımı öğretilmelidir.

14. Trabzonlu kültür adamları, şair ve yazarlar “Trabzon Değerlerini Tanıyor” adı altında halka tanıtılmalıdır; bu kişilerden yaşayanlar varsa bu şahıslar söz konusu programlara davet edilip konuşturulmalıdır. Onların yaşamı ve eserleri değişik sunularla gösterilmelidir.

15. Trabzon’un adıyla özdeşleşen kolbastı oyununun araştırılacağı ciddi bir sempozyum(bilgi şöleni) yapılmalı, bu sempozyumdaki bildiriler kitap haline getirilmelidir.

16. Trabzon’a yakışır bir sanat sokağı düzenlenmeli, burası sanatsal figürlerle güzelleştirilmelidir. Ortahisar’daki tarihî evlerin olduğu boş alan bunun için kullanılabilir.

17. Ortahisar’da belediyeye ait tarihî bina, şair ve yazarların teşkilatlanması için tahsis edilmelidir. Bu binada her hafta düzenli olarak ‘Ortahisar Sohbetleri’ yapılmalıdır.

18. Basın mensupları gibi, halkla bütünleşmeyi arzu eden kültür sanat adamları, şair ve yazarlar da belediye ait ulaşım araçlarından ücretsiz yararlandırılmalıdır.

19. Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezi’nde üç ayrı salon yapılmaktadır. Bu salonlara Trabzon’un yetiştirmiş olduğu değerli şahsiyetlerin adı verilmelidir.

20. Aykan döneminde oluşturulan, bugünlerde akıbeti bilinmeyen Mehter Takımı tekrar aktif bir biçimde etkinlikler yapmalıdır. Belirli günlerde halkı şenlendirmelidir.

21. Ramazanda uygun bir yerde ramazan çadırı kurularak ihtiyaç sahipleri buradan faydalandırılmalıdır. Ramazanın bir rahmet ayı olduğu halka hissettirilmelidir.

22. Uzunsokak’taki Mahmut Goloğlu Kültür Merkezi yeniden düzenlenerek sözde değil, özde bir araştırma kütüphanesine dönüştürülmelidir. Buraya periyodik kültür, sanat ve edebiyat dergileri alınmalıdır. Yerel ve ulusal gazeteler de bu merkeze girmelidir.

23. Aykan döneminde büyük bir kampanyayla halk tarafından yaptırılan çeşmeler tekrar gözden geçirilmeli, suyu olmayanlara su bağlanmalı, gerekirse yenileri yapılmalıdır.

24. Mahallelerdeki kütüphaneler yeniden düzenlenerek yeni kitaplarla zenginleştirilmelidir. Bu kütüphanelere verilecek personel bu işi bilenlerden seçilmelidir.

25. Atapark’taki Tarih Merkezi görsel kaynaklarla zenginleştirilerek açık tutulmalıdır.

26. Belediyece yöresel türkülere ve ezgilere ağırlık verecek Türk Halk Müziği Korosu oluşturulmalıdır. Hatta yöresel türkülerin kaybolmaması için bir ses arşivi oluşturulmalıdır.

27. Belediyenin maddî ve manevî öncülüğünde bir yazarlık okulu açılmalıdır. Bu okulda yazar olmanın yolları uzmanlarca öğretilmelidir. Buna yazarlık kursu da diyebilirsiniz.

28. Her yıl Yenimahalle sahilinde Geleneksel Hamsi Şöleni yapılmalıdır.

29. Trabzon Kültür ve Sanat Festivali devam ettirilmelidir. Fakat içeriği zenginleştirilmelidir. Bu festival gurbetçilerin yoğun olarak geldiği Ağustos ayında yapılmalı.

Trabzon’da 20 yıldır yazan bir insan olarak şimdilik sizden taleplerim bunlardır…

Hiç yorum yok: